Ahmet Gökmen'in köşe yazısı

Bilindiği üzere İmamoğlu’nun tutuklanma sürecinde, tüm Türkiye’de olduğu gibi Kocaeli Üniversitesi öğrencileri de bu duruma tepki göstermek amacıyla anayasal hakkı olan protesto ve eylem hakkını kullanmıştı.

Adalet kavramının "sana göre başka, bana göre başka" olarak yaşandığı bu günlerde, eylemlere katılan öğrenciler tutuklanmış ama yargılaması bitmemişken, Kocaeli Milletvekili Muhip Kanko sosyal medya hesabından, öğrencilerin kişisel verilerinin Emniyet tarafından Kocaeli Üniversitesi ile paylaşıldığı bilgisini verdi.

Türkiye’de kişisel verilerin korunması, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ile güvence altına alınmıştır. Bu kanun gereği, kişisel verilerin (isim, öğrenci numarası, adres, okul bilgisi vs.) açık rıza olmadan üçüncü kişilerle paylaşılması yasaktır.

GÖZALTINA ALINMAK SUÇLU OLDUĞUNU KANITLAMAZ

Sadece gözaltına alınmış olmak, suçun kesinleştiği anlamına gelmez.

Öğrencilerin bilgileri üniversiteye aktarılırken bir mahkeme kararı var mıydı? Yargılama bitmediğine göre bu durum, hukuka aykırı bir şekilde yapılmışsa suçtur.

Üniversiteler, öğrencinin eğitim hakkını gözetmekle yükümlüdür. Emniyetten gelen bilgiye dayanarak öğrenciyi hedef almak ya da soruşturmaya dahil etmek:

  • Masumiyet karinesini ihlal eder.
  • Üniversitenin adli bir kurum gibi davranması, anayasal hakların alenen ihlalidir.

ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİ BİR HAKTIR – BU BİR FİŞLEMEDİR!

Anayasa’nın 20. ve 42. maddeleri özel hayatı korur ama siz kimi koruyorsunuz, orası muamma.

Madde açık: Özel hayatın gizliliği ve eğitim hakkı güvence altındadır.

Barışçıl bir eyleme katıldığı iddia edilen öğrencilerin bilgileri, sadece gözaltı yapıldı diye kamu kurumlarıyla yaygın biçimde paylaşılamaz.

Doğuracağı sonuçları hesap etmek, ona göre kararlar almak gerekir. Şimdi bu karar öğrencilerin üzerinde baskı yaratır, akademik ortamı zedeler.

"Fişleme" algısı doğurur; bu da hem hukuki hem sosyal açıdan ciddi bir sorundur.

Eğer hukuki dayanak (örneğin mahkeme kararı) olmadan kişisel veriler paylaşılmışsa, Anayasa ihlal edilmiş olur.

Üniversitenin bu bilgileri işleme koyması ya da bu kararlar üzerinden öğrencilere bir işlem yapılmaya kalkışması kabul edilebilir değildir.

Hukuksuz bir şekilde kişisel verilerin üniversiteye verilmesi, öğrenciler tarafından şikâyet edilerek yetkililer hakkında dava açılmasını gerektirir.