Doç. Dr. Gülhan Ünal'ın köşe yazısı
Sevgili okurlarım merhaba, bu yazı nereye gider diye düşündüğünüzün farkındayım. Hadi o zaman hayal kurmaya başlayalım. Şöyle inci gibi dişlerimiz olsa hani şu sakız ve diş macunu reklamlarında olduğu gibi. Öyle dişler olsun ki bir güldüğümüzde herkesin gözleri kamaşsın. Olmaz mı? Hayal mi?
Hollywood Gülüşü
Hollywood yıldızlarının parlak ve muhteşem gülüşlerine hayran olduk bu nedenle yapılan estetik ve güzel diş tedavileri bu isimle anılmaya başlandı. Uygulanan tedavide istenilen gülüşün yakalanması için sadece renk değil şekil ve yüz uyumu tasarlanması sürecini kapsamaktadır. Bunun için hastanın dudak, diş eti dokularının durumu, dişlerinin şekilleri, boyutları ve pozisyonları incelenerek kişinin yüzüne en yakışacak gülüş tasarımı uygulanabilmeye başladık.
Güzelliğin Bir Bedeli Var
Bunun için dişetlerinin kontur ve şeklinin cerrahi olarak düzenlenmesi, kısa olan dişlerin uzatılması, uzun olan dişlerin kısaltılması, çapraşık dişlerin kesilerek üzerine porselen kaplamalar yapılması gerekiyordu. Çene kemiklerinin şekillendirilmesi cerrahileri, dişetinin estetik cerrahileri, uzun zaman alan dişlerin kesimi aşamaları, bu sırada diş sinirinin açıkta kalması nedeni ile yapılan kanal tedavileri, laboratuvar aşamalarında gidilip gelinen tedavi randevuları derken tedavi sonuçları maddi ve manevi bedelleri olan uzun soluklu bir maratona dönüştü. Nihayetinde artık düzgün, bembeyaz dişlerimiz vardı. Sonuç güzel oldu mu?
Daha Da İyisi Olmalıydı…
Bu tedaviler ağızda bulunan asıl dişlere sadık kalınarak yapılan tedavilerdi. Üstündeki porselenin şekli değişse de dişlerin açıları, pozisyonları, dişlerin çene kemiği üzerindeki yerleri kısmen ya da milimetrik düzeyde düzenlemeye elveriyordu. Bunun değiştirilebilmesi daha da iyi hale gelebilmesi için mevcut dişlerin yerlerinin değişmesi gerekiyordu.
Diş Teli Takacak Kadar Sabırlı Mıyım?
Ortodontik tedavi ile dişlerin birbiri ve çeneler ile uyumu sağlanarak daha sağlıklı bir çiğneme, konuşma ve estetik sağlanabilmektedir. Ancak bu tedavi minimum 1 yıl maksimum 2 hatta 2,5 yıla kadar uzayabilmektedir. Ortodontik tedavi ile dişlerin pozisyonları ideal hale getirilebiliyor ama renk ve şekil değişikliği mümkün değildi. Bir de üzerine uzun süren bir tedavi olduğu için bu gülüşe sahip olmak biraz sabır gerektirecekti.
İşler Gittikçe Çığrından Çıkıyor…
O zaman mevcut dişlerle değil yepyeni ideal pozisyonlarda yeni dişlere sahip olma çılgınlığı başladı. Sağlıklı dişlerin çekilip yerlerine ideal konum ve açılarda dental implantlar yapılarak, üzerine istenen renk, şekil ve boyutta porselen dişler yapıldı. Artık harika, tam istediğimiz bir gülüşe sahip olduk. Mutlu muyuz?
Dönüşü Olmayan Yolculuk…
Bu estetik dişlere sahip olma yolculuğunda öncelikli olarak yüklü miktarda paramızdan, kanal tedavileri ile dişlerin kendi kendini tamir etmesini sağlayan gereksiz sinirlerinden, diş çekimleri ile yemek yediğimizde lezzeti algılayabildiğimiz kök uçlarında bulunan lezzet sensörlerinden, sert gıdaları kütür kütür yiyebilmemizi sağlayan diş ile kemik arasında bulunan periodontal ligament dediğimiz süspansiyon sisteminden, dişlerin dil ve yanak yolu ile temizlenebilmesini sağlayan doğal diş yüzeyi anatomisinden ve çok ciddi zamanımızdan vedalaştık.
Doğru Miktarda, Doğru Tedaviler İle …
Diş hekimliğinin ve dişlerin yüz estetiğindeki rolü tartışılamaz. Bilim ve teknoloji diş hekimliği mesleğini mucizevi bir noktaya taşıdı. Yazımda bahsettiğim tedaviler doğru teşhis ve doğru tedavi kombinasyonları ile yönetildiği taktirde hem estetik hem sağlıklı bir ağıza sahip olabilmemiz mümkün olabilmektedir.
Ancak son sözümdür; insan vücudu kendi içinde bir sistematik ile çalışan muazzam bir yapıdır. Size ait olandan bu kadar kolay vazgeçmemenizi, kolay kolay çektirip gitmemenizi tavsiye ederek yazımı sonlandırmak istiyorum. Bir sonraki yazımızda da dental implantlar hakkında daha uzun konuşalım. Sağlıkla kalmanız dileklerimle…