Ahmet AKÇAALAN'ın Köşe Yazısı
Şöyle bir düşünün,
Bir hareket var. İçerisinden iki Cumhurbaşkanı, üç başbakan onlarca bakan çıkardı.
Bu sefer direk konuya gireceğim.
Milli görüş hareketinden bahsediyorum. Şuanda Ak Parti, Saadet Partisi ve Yeniden Refah Partisi milli görüşü temsil noktasında öne çıkmak istiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gaf gibi görünse de Kızılcahamam kampı açılışında, MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye geçmiş olsun dileklerini iletirken "Kendisine Refah Partisi olarak teşekkür ediyoruz" ifadesini boşa kullanmadığını düşünüyorum.
Muhalefet mahallesinde değil ama sağ mahallede büyük rekabet başladı. Yıllarca Ak Parti’ye giden bu mahalle seçmeni, son dönemde iktidarın yanlışlarından dolayı yeni yer arıyor. Hatta iktidarı uyarmak için hayatı boyunca hiç oy vermediği CHP’yi tercih edebiliyor.
İşte bu seçmenlerin mahallesinde büyük rekabet ver. Saadet Partisi, bu mahalleyi kucaklayamadı. CHP, HDP, FETÖ konularında başarılı bir sınav veremedi. Bu seçmeni tutamadı, kendisine bağlayamadı.
Yani Ak Parti, SP, MHP, YRP arasında bir hareket var.
Son dönem bu mahallenin gözdesi ise 15 Temmuz gecesi duruşu, FETÖ çıkışları, sınır güvenliği ve yurt dışında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a verdiği destekle bu mahallenin hiç olmadığı kadar gönlüne girdi. İçerisinden yeni bir parti çıkmasına rağmen MHP’nin aldığı oy bunun yansımadı oldu. Yüzde 25’lik pastanın yüzde 10’un MHP’de denilebilir.
Eklemeden geçemeyeceğim İyi Parti bu damara hiç giremedi. Yeni parti kurulması beklenen Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan’ın bu mahalle seçmenine dokunması için kamuoyunda oluşan dışarıdan destekleniyor algısını yenmeleri lazım.
İşte böyle siyasi atmosferde, yeni bir soluk siyaset sahnesine çıkıyor. Milli görüşün kurucu lideri Prof.Dr.Necmettin Erbakan’ın oğlu Dr. Fatih Erbakan Yeniden Refah Partisi’ni kurdu ve bugün ilk büyük kongresini gerçekleştirdi.
Baştan sona kongreyi takip ettim.
Belki erken diyebilirsiniz ama “Fatih Erbakan” Türk siyasetinin sürpriz aktörü olma yolunda adım adım ilerliyor.
Bana göre çok doğru olan ekonomik söylemlere yer veriyor ancak aynı derecede adalet, demokrasi, özgürlük gibi konularını da işlemeli. Hatta milli söylemleri çok kullanmalı, devlete barışık bir fotoğraf vermeli işte o zaman önünü kimse alamaz.
Yani benim okumama göre işaretler Fatih Erbakan’ı gösteriyor. Bu mahalle sanki onu Necmettin Erbakan’ı dinler gibi dinliyor.
Karşısında Recep Tayyip Erdoğan gibi bir faktör olduğu için Fatih Erbakan’ın aldığı oy ile Yeniden Refah Partisi’nin aldığı oy arasında büyük uçurum olacağını düşünüyorum. Ak Parti seçmeni Cumhurbaşkanı Erdoğan’a YRP üzerinden mesaj verecektir.
Fatih Erbakan’ın dezavantajlar tabi ki var. Mesela bir kadro hareketi olduğunu ortaya koyamadı. Yanında babasının zamanında olduğu gibi onu iktidara taşıyacak aktörler henüz yok. Amiyane tabiriyle ‘’tek tabanca’’ yol yürüyor.
Yani bir A Takımı yok.
Malum siyasette kadro da çok önemlidir. Yeniden Refah Partisi denilince Fatih Erbakan’dan sonra akla gelen hiçbir isim yok. Rahmetli babasının yanında; Aydın Menderes’ten, Melih Gökçek’e kadar pek çok önemli siyasetçi vardı.
Erbakan’ın bir diğer dezavantajı da soyadı ve rahmetli Başbakan’ın oğlu olması. Bu avantaj olarak görünse de zorlukları da var Fatih Erbakan için. Çünkü herkes ondan Necmettin Erbakan olmasını bekleyecek. Bu yüzden Fatih Erbakan, babasının mirasını kendine özgü bir siyasetçi modeli ortaya koymalıdır. En önemlisi ise yeni nesillere hitap edecek resmiyetsiz, daha esprili bir dile ihtiyacı olduğu aşikârdır.
O yüzden benim okumam,
Büyük bir hata yapmazsa Fatih Erbakan’ı daha çok konuşacağız…