OBEZİTEYE GÖTÜREN NEDENLER: GENETİK, EKRAN SÜRESİ VE YANLIŞ BESLENME
Diyetisyen Ece Demirtaş’ın açıklamalarına göre, çocukluk çağında obez olan bireylerin %30’u yetişkinlikte de obez olarak yaşamlarını sürdürüyor. Özellikle günümüzde ekran karşısında geçirilen sürelerin artması, çocukların hareketsiz bir yaşam tarzı edinmesine yol açıyor. Günde 3 saatten fazla televizyon izleyen çocukların kilolu olma ihtimali diğerlerine göre %45 daha yüksek. Üstelik ekran başında geçirilen her 1 saat, erişkinlikte obez olma riskini %7 oranında artırıyor.
Çocukluk çağı obezitesinde etkili olan faktörler arasında şunlar yer alıyor:
Yaş: Yaş arttıkça obezite riski de artıyor.
Cinsiyet: Kadınlarda risk erkeklere göre daha yüksek.
Genetik: Anne ve babası kilolu olan çocukların da kilolu olma olasılığı %25-30.
Sosyoekonomik düzey: Gelişmiş ülkeler ve yüksek gelir gruplarında daha yaygın.
Fiziksel aktivite azlığı: Apartman yaşamı, yeşil alan eksikliği ve teknolojik bağımlılık hareketi kısıtlıyor.
Aile yapısı: Parçalanmış aileler, geçimsizlik, yaşlı ebeveyn gibi faktörler etkili.
Beslenme alışkanlıkları: Fast food tüketimi, şekerli içecekler, öğün atlama gibi yanlışlar obezite riskini artırıyor.
OBEZİTE SADECE KİLO DEĞİL, DAMAR SAĞLIĞINI DA ETKİLİYOR
Obez çocukların damar yaşlarının, yaşıtlarına göre daha yüksek olduğunu belirten Demirtaş, bu durumun ilerleyen yaşlarda kalp-damar hastalıkları riskini artırdığını vurguladı.
NELER YAPILABİLİR? AİLELERE ÖNEMLİ TAVSİYELER
Diyetisyen Ece Demirtaş, obezite riskine karşı ailelerin uygulayabileceği önlemleri şöyle sıralıyor:
Sağlıklı ara ve ana öğünler hazırlayın.
Çocuğunuzu tabağını bitirmesi için zorlamayın.
Şekerli atıştırmalıkları yasaklamak yerine sınır koyun.
Çocuğunuzu mutfağa dâhil edin, birlikte yemek hazırlayın.
Televizyon ve bilgisayar başında geçirilen süreye limit koyun.
Evde yüksek kalorili gıdalar bulundurmayın.
Kahvaltıyı atlatmamaya özen gösterin.
Çocukla birlikte düzenli fiziksel aktivite planlayın.
Sağlıksız yiyecekleri ödül olarak kullanmayın.
Su içme alışkanlığı kazandırın.
Sevmediği yiyecekleri başka formlarda sunarak alıştırın.
Besinlerle ceza-ödül yöntemi uygulamayın.
SAĞLIKLI BESLENME KURAL DEĞİL, ALIŞKANLIK MESELESİ
Demirtaş sözlerini şöyle noktaladı: “Sağlıklı beslenme kesin kurallar değil, doğru seçimlerle oluşturulan bir yaşam tarzıdır. Küçük adımlarla başlamak, çocukların geleceği için büyük bir fark yaratır.”