Kadınların erkeklere göre 5,3 yıl daha uzun yaşadığı gözlemlendi. 2021-2023 yıllarına ait verilerde, Türkiye genelinde doğuşta beklenen yaşam süresi kadınlarda 80,0 yıl, erkeklerde ise 74,7 yıl olarak belirlendi. Ayrıca, kadınların doğuşta sağlıklı yaşam süresi 56,3 yıl olurken, erkeklerin bu süresi 59,0 yıl olarak kaydedildi.
Kadınların eğitim durumu da dikkat çekici bir şekilde iyileşti. 2023 yılı itibarıyla 25 yaş ve üzeri kadınların ortalama eğitim süresi 8,6 yıl olurken, erkeklerde bu süre 10,1 yıla ulaştı. Yükseköğretim mezunu olan kadınların oranı %22,7'ye çıkarak büyük bir artış gösterdi. 2023 yılı itibarıyla kadınların işgücüne katılım oranı %35,8 olarak kaydedildi. Bu oran, eğitim seviyesi yükseldikçe artış gösteriyor; yükseköğretim mezunu kadınların işgücüne katılım oranı ise %68,9 oldu.
Kadınların işgücüne katılım oranı, erkeklerin oldukça gerisinde kalmaya devam etti. 2023 yılında genel işgücüne katılım oranı %53,3 iken, kadınlarda bu oran %35,8, erkeklerde ise %71,2 oldu. Kadınların istihdam oranı ise %31,3 olarak kayıtlara geçti.
Kadınların iş gücüne katılımı yalnızca sektörel değil, aynı zamanda yöneticilik düzeyinde de artış gösteriyor. 2023 yılı itibarıyla üst ve orta düzey yönetici pozisyonundaki kadın oranı %20,6'ya yükseldi. Borsa İstanbul'da işlem gören en büyük 50 şirketin yönetim kurulunda kadın üye oranı ise %19,4 olarak belirlendi.
Kadınların siyasi temsili de 2024 yılı itibarıyla gelişim gösterdi. 2024 sonunda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kadın milletvekili oranı %19,9'a çıkarken, kadın büyükelçi oranı da %26,9'a yükseldi. 2011 yılında %11,9 olan kadın büyükelçi oranı, 2024'te önemli bir artış gösterdi.
Kadınların yükseköğretim dünyasında da başarıları devam ediyor. 2023-2024 öğretim yılı itibarıyla yükseköğretimde görevli profesörlerin %34,6'sını kadınlar oluştururken, doçentlik pozisyonundaki kadın oranı %42,1'e çıktı.
TÜİK verileri, Türkiye'deki kadınların yaşam sürelerinden eğitime, işgücüne katılımdan siyasi temsile kadar pek çok alanda gelişim gösterdiğini, ancak hala cinsiyet eşitliği yolunda atılması gereken adımlar olduğunu gözler önüne seriyor.