Yıllardır Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Kandıra’ya kurulacak tesisi için açıklama yapmayarak bekleyen Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, meclis toplantısında yine susmasına dikkat çekti; “Anlayan, anlamayan, bilen, bilmeyen herkes konuşuyor. Ben burada anlatılanlardan çok daha fazla teknik bilgiye sahip olmama rağmen ısrarla konuşmamayı seçiyorum. “ ifadelerini kullandı.
ISRARLA KONUŞMAMAYI SEÇİYORUM
" Alikahya ve İZAYDAŞ konusu aslında şöyle başlayayım. Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevi bir heyecan makamı değil. Sükûnet makamı, sakin kalma yeri, başarma makamı. Herkesin birbiri ile kavga ettiği bir yerde sakin kalmayı başaran bir kişi kalacaksa o ben olmalıyım. Bütün şehir doğru, yanlış, eksik fazla az önce değerli meclis üyelerimiz de değerlendirme yapıyor. Anlayan, anlamayan, bilen, bilmeyen herkes konuşuyor. Ben burada anlatılanlardan çok daha fazla teknik bilgiye sahip olmama rağmen ısrarla konuşmamayı seçiyorum.”
KONUNUN UZMANLARI BAKACAK
“Bunun sebebi çok açık. Bakın ÇED süreci sadece halkın bilgilendirme toplantısından ibaret bir süreç değildir. ÇED sürecinde az önce bahsedilen, şüphelerimiz var denilen işte suya zarar veriyor, havaya zarar veriyor, insan sağlığına zarar veriyor buna dair şüphelerimiz var. Bu konuda insanlara bir şey söyleyin denen bütün konularda zaten 14 tane kurum önümüzdeki süreçlerde bunlara bakmak için ÇED süreci yapılıyor. Konunun uzmanları bakacak. Burada belki tekil uzman arkadaşlarımız olabilir. Bu disiplinler arası bir konu. Konunun ilgili uzmanları konuya bakacak. Önümüzdeki ÇED sürecinde de buna karar verilecek. “
UZMANLAR GÖREVLERİNİ YERİNE GETİRSİN
“ÇED süreci lehte sonuçlanırsa ondan sonraki süreçte de o tesisin yapımı ile ilgili süreç devam edecek. Şimdi birçok detaya girmek mümkün. Mesela bunu nerede yakacaksınız, duman ne olacak, çöpü nereye depolayacaksınız falan gibi o kadar gereksiz sorulara muhatap oluyoruz ki. Her cevap aslında sadece ortalığı ve kafayı karıştırıyor. Ben sadece size şunu söylüyorum. Bırakın uzmanlar uzmanlık görevlerini yerine getirsinler. Uzmanların görevine saygı duyun. Herkes görevini ilgili kurumlar yapsın. Biz sabırla onların yapması gerekeni tamamlamalarını bekliyoruz. Birincisi bu.”
BURADA BÜYÜK BİR ÇELİŞKİ VAR
“İkincisi bilgilendirme yapıldı, yapılmadı, şeffaf olmadan yürütüldü kısmı. Bu konu bu şehirde 15 senedir konuşuluyor ve 15 senedir defalarca anlatıldı. Konuyu bilmediğini söyleyenler bile o kadar teknik detaydan bahsediyor ki az önceki değerlendirmede olduğu gibi. Mesafelere kadar her şey biliniyor. Bilmediğini söyleyenler, bilmiyoruz diyerek ifade edenler bile aslında birçok detaydan haberdar. Burada da çok büyük çelişkiler onun içinde barınıyor. Mesela Ümit Bey ifade etti. Bu çözüm en yakın lokasyonda çözülür gibi böyle baktığınızda doğru görünen ifadeler var. Bunlar sadece teknik tabirle doğrumsu ifadeler.”
12 İLÇEDE TESİS YAPILSIN YANLIŞ BİR KELİME
“Böyle bir şey yok. Kime göre söylüyoruz bunu. 'En yakın yerde çözülür. 12 ilçede herkes kendi yapsın.' Mesela böyle deniyor. Bu tesisler 12 ilçeye yapılacak tesisler değil. Alanın uzmanları bunu bilir. Bu çok yanlış bir ifade biçimi. Tut ki doğru olsun. O zaman Kandıra'nın kendi tesisi olacak. Kandıra onu nereye yapacak onu da düşünmeden etmeyin.”
KONUŞULDUKÇA SAĞLIKLI BİR YERE VARAN BİR TARTIŞMA DEĞİL!
“Sessizliğimizi, oluşan gerginlik, yapılan nümayiş falan gibi ifadeler var. Hem gerip hem o nümayişlerin etrafında olup, onlara liderlik edip ondan sonra burada nümayiş var, gerginlik var niye ilgilenmiyorsunuz... Biz bilgilenmek istenen herkesi bilgilendiriyoruz. Daha önce de defalarca bilgilendirdik. Ben o bölgedeki muhtarlarla şimdiye kadar sayısız toplantı yaptım. Daha öncesinde de yaptım. Ondan önceki süreçlerde de yaptım. Ama bu konuşuldukça daha sağlıklı bir yere varan bir tartışma değil.”
KANDIRA’DA Kİ ARKADAŞLARIMIZI MUHTARLARIMIZI ANLIYORUM!
“Çünkü en basitinden mevzu şöyle. Bir binanın bile önüne çöp bidonu koyduğunuzda insanlar o çöp bidonunun kendi binasının önüne konulmasını istemiyorlar. Ben Kandıra'daki arkadaşlarımızı, muhtarlarımızı anlıyorum. Onlarla yaptığım bütün toplantılarda diyorum ki değerli muhtarlarım ben sizin buna evet deme ihtimalinizin olmadığını biliyorum. Su, toprak, hava, doğa, insan gibi bütün eleştirileri ortadan kaldırdığımızı göstersem de evet diyemeyeceksiniz. Demeyecekler. Bunu kentin neresinde yaparsanız yapın demeyecekler. Bırakın bu işin uzmanları ÇED sürecinde değerlendirsin ve onların değerlendirmelerine teslim olalım. Konunun uzmanları baksın. Dolayısı ile ilave tartışma yaratacak konulara da girmeyeceğim.”
