PİŞMANİYE'NİN TARİHÇESİ VE RİVAYETLERİ
Pişmaniyenin geçmişi kesin tarihlerle bilinmese de bu tatlının yapılmaya başlanması 1400’lü yıllara kadar dayanmaktadır. O dönemlerde pişmaniyenin Eskişehir bölgesinde tel tel olarak bilindiği hatta bir türünün met helvası olarak hala günümüzde devam ettiği, Kastamonu bölgesinde (çekme) adıyla anıldığı günümüzde de çekme helvası olarak devam ettiği, Osmanlı döneminde evlerde yapıldığı gibi zamanla yaygınlaşarak saraylarda da sosyal ve kültürel etkinlik olarak yapıldığı rivayet arasında yer almaktadır. Bu tatlıya neden pişmaniye dendiğine dair daha pek çok rivayet vardır. Bunlar; Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde yapılan pişmaniye oldukça zor bir tatlı olması nedeniyle kimi zaman kıvamı tutturulamaz ve atılır. Yapımı zahmetli olan tatlıya bu yüzden pişman tatlısı denilir. Pişmaniye ismini ise pişman tatlısını ye denilmesiyle aldığı söylenmektedir. AnaBritannica’ ya bakıldığında ilk yapıldığı yer olan İran’da pişmaniye peşmek olarak adlandırılmış ve zamanla dilimize pişmaniye olarak geçmiştir, olması muhtemel en güçlü rivayet budur. Başka bir rivayette ise; Çok uzun yıllar önce İzmit’te nam salmış bir tatlıcı varmış. Yaptığı tatlılar çok meşhurmuş. Yolcuların, onun tatlılarını yemek için dükkânının önünde uzun kuyruklar oluşturup beklemesi Baharat ve İpek yollarının geleceğini dahi tehlikeye sokmuş. Bizim tatlıcı ustanın, güzeller güzeli çok şişman bir sevgilisi varmış. Aşkın gözü kördür. Bizim tatlıcı ustanın gözü şişman sevgilisinden başka kızı görmüyormuş. Kızı o kadar çok seviyormuş ki bu çok meşhur tatlısının ismini şişmaniyem koymuş. Tatlıcı sonunda muradına ermiş ve sevgiliyle evlenmiş. Ancak evlilik, sevgilisinin kıskançlıkları ve huysuzlukları yüzünden cehennem azabına dönüşmüş. Bizim tatlıcı ustamız da, o çok sevdiği, uğruna tatlılar yaptığı sevgilisinden ayrılmak zorunda kalmış. Evlendiğine pişman olan ustamızın tatlısı da, bu olay duyulduktan sonra, pişmaniye olarak anılmaya başlamış.
Şenliklerde ikram edilen şehirler arası yolculuk yapan herkesin vazgeçilmez hediyesi arasında yer alan pişmaniye, 1601-1611 yıllarında İran ve Ermenistan’dan gelip İzmit ve çevresine yerleşen Ermeni ustalar tarafından Kocaeli halkına tanıtılmıştır. İlk kez Kandıralı Hayrettin Usta tarafından yapılan pişmaniye, o dönemki Ermeni ustalardan Kocaeli’de kalan Şekerci Hacı Agop Dolmacıyan tarafından geliştirilmiştir. Birinci Dünya Savaşı esnasında şekerci dükkânını kapayıp başka ülkeye göç eden Dolmacıyan’ın Kocaeli halkına kazandırdığı bu lezzet, onun gidişi ardından da ünlenmeye devam etmiştir. Ününü devam ettiren Dolmacıyan’ın çocuklarına Türkçe ve Fransızca öğretmek üzere dükkânında çalışmış bulunan İzmit Muhasebe Başkâtipliğinde görevli İbrahim Ethem Efendi olmuştur. Amerika’ya göç eden Dolmacıyan’ın ardından Ethem Efendi Kapanönü semtinde bir şekerci dükkânı açmıştır. Bir süre sonra pişmaniye ustası yetiştiren bir okula dönüşen dükkân, pişmaniyenin Türkiye’nin tüm şehirlerine ve hatta dünyaya yayılmasının en önemli kaynağıdır. Günümüzde pişmaniye 4 kıtada 160 ülkede satılmaktadır.
PİŞMANİYE NASIL YAPILIR?
Top top pamuk görüntüsüyle daha önce hiç yemeyenleri bile kendisine çeken pişmaniyenin görüntüsü kadar tadı da bir hayli güzel. Yemesi kolay ama yapımı zor olan bu tatlı, margarin, vanilya (türüne göre kakao), limon tuzu, şeker, un ve sudan yapılıyor. Malzeme az ama asıl marifet tabii yapılışında. Zahmetli ve kıvamını tutturmak da bir o kadar zor olunca evde yapmak yerine dışarıdan almayı tercih etmemizin sebebi yapılışının epey ustalık istemesindendir.