Kocaeli Haber - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından   Kandıra, Akçakese ve Pirceler Köyü’ne yapılması planlanan  Biyokurutma Teknolojili Entegre Tesisi için bugün ÇED toplantısı yapıldı. Kandıra Namazgah Kültür Merkezinde toplanan vatandaşlar çöp tesisine, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın'a ve Kandıra Belediye Başkanı Erol Ölmez’e tepki gösterdi. Yaşanan sürecin üzerine tesis hakkında sorularımızı yanıtlayan Kandıra Belediye Başkanı Erol Ölmez şu ifadelere yer verdi: 

"İZAYDAŞ İLE ALAKASI YOK"

"Arkadaşlar bizim insanımız. Bunu defalarca söyledik. Hem Tahir Başkanımız hem ben hem de AK Parti hükümetleri olarak yerel yönetimlerde havaya, suya, insana, canlıya, bölgeye zarar veren hiçbir çalışma içinde bugüne kadar olmadık. Bundan sonra da olmayacağız. Yer seçimi konusunda bir itiraz var. İlçe başkanıyken arkadaşlarımızla görüştük, çekincelerini, taleplerini büyükşehrimize ve yetkili makamlara ilettik. Bu tesisin bugün itibariyle bilgi aldıktan sonra söylüyorum çok farklı bir tesis olduğunu gördük. Sekbanlı bölgesinde yapılan tesis ile hiçbir alakası yok. İZAYDAŞ ile hiçbir alakası yok. İZAYDAŞ'ın yanındaki depolama alanıyla hiçbir alakası yok. 

"BURANIN MÜKEMMEL BİR TESİS OLDUĞUNU İDDİA ETMİYORUZ"

2022'deki tesisin de bununla hiçbir alakası yok. Muhtarlarla beraber ilçe başkanıyken bütün toplantılara katıldım. Bilgilendirme yapılmadı deniyor gerçekleri konuşalım. Onlar benim abim. Bir kısmı kardeşim. Onlarla beraber büyüdüm. Toplumdan da gizleyecek bir şeyimiz yok. Sonuçta buraya altın fabrikası yapmıyoruz. Altın bile ararken siyanür kullanıyorsunuz. Burasının da mükemmel bir tesis olduğunu biz iddia etmiyoruz. Ama gelinen noktada sıfır atık ve Cumhurbaşkanımızın özellikle ilettiği çevre politikaları neticesinde bizim artık bundan sonra çevreye duyarlı bütün tesislerimiz. Büyükşehrin yapmak istediği alan seçimini almış bakanlığa iletmiş bakanlık da ÇED istemiş. Sonuçta bu işin bir tarafında Çevre Bakanlığı var. Onay verecek ya da vermeyecek. Bir tarafında da büyükşehir belediyemiz var.

"ÇEVREYE ZARAR VERECEKSE BEN DE YOKUM TAHİR BAŞKAN DA YOK"

Bu tesisin çevreye duyarlı biyokurutma tesisi olduğunu, kesinlikle atık depolama, atık yakma tesisi olmadığını buradan geri dönüşümün sadece gelecekte Avrupa Birliği'ndeki normlara göre yakacak elde edileceğini ve bundan da ilimizde bulunan iki tane çimento fabrikasının yüzde yüz yararlanacağını, oradaki çıkan emisyon veya ısıl diyelim buna da daha az katkı vereceği orada da bir çevreye dönüşüm olacağı şeklinde bilgi aldık. Sunum da bu şekildeydi. ÇED toplantısı ilan edildikten sonra bakanlığımızın sitesinde yayınlandı. Büyükşehir de bunun hazırlığını yaptı. Portatif tesisini yaptı. ÇED sürecini yürüten Valiliğimiz bünyesindeki Çevre İl Müdürlüğümüz. Kocaeli Büyükşehir Belediyemiz burada bir taraftır. Bazı arkadaşlara da, 'Dikkatli olun bir önceki tesis değil' diye ben söyledim. Gelinen noktada eğer çevreye, insana, suya, hayvana zarar verecekse ben de yokum. Hiçbir şekilde Tahir başkan da yok. Hiçbir AK Parti hükümeti de bunun içerisinde yok. Eğer böyle bir şey olursa biz de bunun karşısındayız. Bunun garantisini veriyoruz.

"ARKADAŞLARIMIZ YA KONTROL EDEMİYORLAR YA DA DOĞRULARI SÖYLEMİYORLAR"

Bakanımız ve genel başkan yardımcımız AK Parti'nin 108. İl Danışma Toplantısı için davet edildi. Çok güzel bir danışma toplantısı icra edildi. Ondan önceki akşam muhtarlarımız bakanımıza görüşme talebinde bulundu. Fakat bölgedeki dört muhtar arkadaşımız kendilerine verilecek bilgi toplantısına gitmedi. Biz bu süreçte de sakin kalmak istedik, anladık. Tahir başkanımız anlıyor. Muhtarlarımıza bakanımızdan randevu verildi. Ama arkadaşlarımız ya kontrol edemiyorlar ya da doğruları söylemiyorlar. Danışmada yapılan olayı tasvip etmiyorum. Görüşmeye 15 dakika kala bu şekilde protesto eylemi yapmak bizim insanımıza yakışmaz. Randevu verilmemesine rağmen bu şekilde yapılması etik olmadı.

"CEZAEVİ ARITMASI DA GÜNDEME GELDİ"

Arkadaşlarımız muhataplarıyla görüşmeye alındı. Hepsini tanıyorum hepsinin evinde ekmek yedim. Çocukluğumuz beraber geçti. Dışarıda söylenenlerin eksik olduğunu söylüyorum. Her sorunun karşılığı verildi. Orada Cezaevi artması da gündeme geldi. 200 milyonluk bir tesisi. Adalet Bakanlığına ait olan bu tesisin yeterli düzeyde çalışmadığı hem büyükşehir belediye başkanımız hem de tarafımca bakanımıza iletildi. Aslında zararlı olan orada çevreyi kirleten yanlış işletilen tesisin daha aktif olması daha güzel arıtma ile atıkların bertaraf edilmesi konusu da gündeme geldi. Bakanımız ve Tahir başkanımızın uhdesinde oraya çok güzel bir artıma tesis yapılması gündeme alındı. Tesisin çevreye insana veya bölgeye zarar vereceği çekincelerinin hepsi giderildi. Bunlar ÇED toplantısında olabilecek hareketler. Bu olaylara müdahil olmuyoruz. Bilgi edinmeleri konusunda da elimizden geleni yapıyoruz. Çöpten elde edilen geri dönüşüm tesisi. Yer seçimine itiraz var. Tabi ki kimse evinin tadında bu tesisi istemez.

"ARKALARINDA KİM VARSA ERKEKÇE ÇIKSIN SÖYLESİN"

O toplantıya bir vatandaş olsaydım ben de katılırdım ben de dinlerdim. Hem muhtarlarımız hem dernek başkanlarımızı davet ettim. Geçen gün mecliste de davet ettim. Ama kendileri gelmek istemediler. Hem bizim hakkımızda konuşuyorlar hem de davet ettiğimizde konuşmaya gelmiyorlar. Bu yakışmaz. Biz uzlaşı insanlarıyız. Evimizin yanına kadar gelip terör eyleminde bulunmaları apayrı bir şey. Yönlendirme var. Arkalarında kim varsa erkekçe çıksın söylesin.

"HEM BÜYÜKŞEHİR HEM DE MUHTARLARIMIZ ORADA KABUL ETTİ"

Bu alanın gerçekteki planlaması 850 dönümdü. Bir ada orası. En son gelinen noktada bakanımızın da işaret ettiği noktada 50 dönüm tesis, 50 dönüm depolamaya karar verildi. Bu tesis ile ilgili genel hükümlerle izin alınıyor. Kesinlikle burada bir çöp depolama yok. Bakan beyin talimatı toplamda 100 dönümlük alan. Tesisin dışarı atık çıkarması su dahil mümkün değil. Bakan bey lotların kısaltarak çekme mesafesinin korunması yönünde bir şey yaptı. Büyükşehir yetkilileri de bu tesisin yeşil alanların korunmasını söyledi. Hem Büyükşehir hem de muhtarlarımız bunu orada kabul etti. Dışarıda başka söylenmesine gerek yok.

"BUNUN GARANTİSİNİ VERİYORUM"

Tek tek evleri dahil gösterdiler. Kandıra imarsız bölge. Her köyün arası 500 metre. Muhtarların yerinde olsam Bakan beyden aldığım bilgileri akşam köyümde anlatırdım. Sızıntı olmayacağı taahhüt edildi. Bakanımız söyledi büyükşehrimiz de kabul etti. Aksilik olur trafik kitlenir, deprem olur buna karşı büyükşehir önlem almış bu gayet normal. Hala bunu İZAYDAŞ'ta çöp depolama tesisine benzetmenin bir anlamı yok. Bize verilen sunumda, verilen garantide çevresel bir etki yok. Ben orada bir gün şu beklemiş adamım. 300 metre aşağıdan su taşımış bulunmaktayım. Benim için hiçbir sıkıntısı yok. Ben bunun garantisini veriyorum. Bu tesisin sunumdaki gibi bertaraf edileceğini kabul ediyoruz. Kandıra'nın her karışının planlamasını istiyoruz.

"HİÇBİR ZAMAN İSTİHDAM PAZARLIĞI YAPMADIK"

Yer seçiminde takdir büyükşehrindir. Kandıra alt gelir grubu. Biz burada hiçbir zaman istihdam pazarlığı yapmadık. Böyle bir işin içine de girmeyiz. Cumhur ittifakının hiçbir üyesi ve Kandıra Belediyesi böyle bir işin içine girmez. Muhtarları toplantıya ben davet ettim. Emniyet müdürümüzü çağırdım. Dediler belediyeye yürüyorlar. Müdürüm müdahale etmeyin gelsinler dedim. Emniyet uygun olmadığını söyledi. Adem Arı ve Erol Sert'i aradım. İkisini de çağırdım. Benimle görüşmek isteyen bütün arkadaşları buraya alıyorum dedim. Kendi arkadaşlarıma eylem yapanlara en ufak tepki duyarsam bunun hesabını sizden sorarım dedim. Bir belediye başkanı vatandaşı daha nasıl kucaklar? Biz arkadaşlarımızın bütün sorunlarını anlıyoruz.

"İSTİFA EDERİM"

Hiç sıkıntı yok istifa ederim. Bu tesisin sunumdaki gibi sorunu bertaraf edeceğini kabul ediyoruz. Toprağını planlamasını istiyoruz. Bakan bey ile 12 ilçenin sorunlarını konuştuk. Benim için memleketimin insanın hepsi bir. Memleketin Kandırası, Adanası yok. Sorumluluk hisseden herkesin görüş bildirmesi doğru. Kandıramıza zarar verecek etki yok."

Muhabir: Gülşah Yücel Ay