23 NİSAN’DA YAŞANAN SARSINTI SONRASI ENDİŞE ARTTI
Marmara Denizi Silivri açıklarında 23 Nisan günü meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul'da büyük paniğe yol açtı. Depremin ardından kaydedilen çok sayıda artçı sarsıntı, vatandaşların evlerine dönme konusundaki endişelerini artırdı. Özellikle 1999 Marmara Depremi’ni yaşayan neslin hafızasında hala taze olan korkular, tekrar gün yüzüne çıktı.
Yaşanan ana depremin ardından uzmanlar, bölgedeki sismik hareketliliğin bir süre daha devam edebileceği uyarısında bulundu. Artçıların özellikle yaşlı binalar için risk oluşturabileceğine dikkat çeken açıklamalar, vatandaşların sokakta kalma tercihlerini güçlendirdi.
PARKLARDA KURULAN ÇADIRLARDA GÜNLERİ GEÇİRİYORLAR
Depremin üzerinden birkaç gün geçmiş olmasına rağmen, İstanbul’un pek çok ilçesinde vatandaşlar geceyi park ve bahçelerde geçirmeyi sürdürüyor. Zeytinburnu Millet Bahçesi de bu alanlardan biri.
Burada çadır kuran Murat Kurt, ailesiyle birlikte dışarıda kalmayı tercih ettiklerini belirterek, "Sarsıntılar durursa eve geçmeyi düşünüyoruz ama 1-2 gün daha çadırda kalmayı uygun görüyoruz. Geceler biraz soğuk geçiyor fakat çocukların korkmaması için buradayız." ifadelerini kullandı.
Çocukların parklardaki oyuncaklarla vakit geçirmeye çalıştığı gözlenirken, aileler hem kendileri hem de çocukları için daha güvenli hissettikleri bu açık alanlarda kalmayı sürdürüyor.
“BİNALARIMIZ HASAR GÖRDÜ, İÇERİ GİRMEYE KORKUYORUZ”
Millet bahçesinde çadır kuran bir diğer vatandaş Hamza Engin ise deprem sırasında yaşadıkları korkuyu anlatırken, "Binalarımızda çatlaklar oluştu. Artçıların devam etmesi bizi tedirgin ediyor. Çocuklarımız için endişeliyiz. Eğer bu durum devam ederse memlekete gitmeyi bile düşünüyoruz." dedi.
Engin, artçı sarsıntıların her an olabileceği endişesiyle evde uyumanın çok daha stresli olduğunu ve bu yüzden parkta kalmayı daha güvenli bulduklarını belirtti.
BAHÇELİEVLER'DE DE DURUM AYNI
Zeytinburnu'nun yanı sıra Bahçelievler Kuleli Parkı’nda da benzer görüntüler yaşandı. Burada da bazı aileler, çocuklarıyla birlikte kurdukları çadırlarda geceyi geçirdi. Çadırda kalan vatandaşlar, en çok geceleri artan serin hava koşullarından şikayetçi olurken, yine de deprem korkusunun ağır bastığını ifade ettiler.
Çocuklar, gündüz saatlerinde parklardaki oyun alanlarında zaman geçirerek yaşadıkları stresli ortamdan bir nebze olsun uzaklaşmaya çalışıyor. Ancak aileler, psikolojik etkilerin özellikle küçük yaş gruplarında daha kalıcı hasarlar bırakabileceğinden endişe ediyor.
ARTÇILAR DEVAM EDİYOR, VATANDAŞ TEDİRGİN
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi'nin verilerine göre, 23 Nisan’daki 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından 150’den fazla artçı sarsıntı kaydedildi. Bu artçılar 2,0 ile 4,0 büyüklükleri arasında değişirken, bazıları yüzeye yakın olması sebebiyle şiddetli hissedildi.
Uzmanlar, bu tür depremlerin ardından birkaç hafta boyunca artçıların sürebileceği, zaman zaman 4'ün üzerinde sarsıntılar olabileceği konusunda uyarıyor. Bu da vatandaşların evlerine dönme konusundaki endişelerini haklı çıkarıyor.
UZMANLARDAN ÖNEMLİ UYARILAR
Deprem uzmanları ve psikologlar, bu süreçte hem fiziksel hem de psikolojik olarak dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor. Riskli binaların mutlaka uzmanlar tarafından kontrol edilmesi, güvenli raporu alınmadan binalara girilmemesi gerektiği vurgulanıyor.
Psikologlar ise özellikle çocuklar için bu sürecin travmaya dönüşmemesi adına ailelerin çocuklarıyla sürekli iletişimde olması, güvenli oldukları mesajını açık bir şekilde vermeleri gerektiğini ifade ediyor.
Öte yandan belediyeler de park ve açık alanlarda kalan vatandaşlara yönelik mobil tuvalet, sıcak çorba ikramı ve battaniye desteği sağlamaya başladı.
BEKLEYİŞ DEVAM EDİYOR
Tüm bu gelişmeler ışığında, İstanbul’da deprem endişesiyle açık alanlarda kalmayı sürdüren vatandaşların bekleyişi devam ediyor. Birçok aile, artçı sarsıntıların tamamen durmasını bekliyor. Bazı aileler ise riskli binalarda oturdukları için kalıcı bir çözüm bulunana kadar park ve bahçelerde yaşamaya devam edeceklerini ifade ediyor.
İstanbul’da geçtiğimiz günlerde yaşanan sarsıntı, kentin depreme ne kadar hazırlıksız olduğunu bir kez daha gözler önüne sererken, vatandaşların yaşadığı korku ve tedirginlik, alınması gereken önlemlerin aciliyetini bir kez daha gündeme taşıdı.
