Çetin Gürol köşe yazısı

Son zamanlarda vatandaşlar yüksek sesle trafik cezalarını konuşmaya başladı. Trafik kurallarına son derece uyan, bir arka sokağa gidecek olsam dahi emniyet kemerini takmadan sinyalimi vermeden asla hareket etmeyen bir kişiyim.

Yolda dönüşlerde sinyal vermeyen, trafiği tehlikeye düşüren, aşırı hız yapanlara da işin gerçeği sert tepki gösterenlerden biriyim.

Hatta gerek Kocaeli Tv’deki programımda gerekse özel konuşmalarımda trafik magandalarına en ağır cezaların verilmesi yönünde konuşmalarımda var.

Amma Ekim ayı içerisinde adeta vatandaşı çileden çıkaran net ifadeler ile yer almayan ancak yazılan trafik cezasına karşıyım.

Derince’den ve Körfez ilçesinden gelen bazı vatandaşlar ile yaptığımız sohbette ellerinde bir tomar ceza kağıtlarını incelediğimde çoğu Kuruçeşme mevkiinde, sağ şerit ihlali yada sol şerit ihlali gibi muallakta ifadelerin yer aldığı cezalar vatandaşlara gönderilmiş.

Yaklaşık 20 gündür bir dostumun aracı da bendeydi.

Bazen günde iki üç kez araçlarına trafik cezaları ile yakınan vatandaşların sesi olmaya çalışırken, dostumun bana vatsaptan attığı ceza kağıdı ile benimde bu trafik cezası furyasından nasibimi aldığımı gördüm.

Dediğim gibi son derece trafik kuralına uyan bir kişi olarak devletime canım feda. Ancak inanmadığım bir sürüşten dolayı bana ceza yazılmasına tepkiliyim.

Sürekli cezalar ellerine geçen vatandaşlar araştırdıklarında Derince’den SGK İl Müdürlüğü yönüne giderken Kuruçeşme mevkiinde bulunan noktada hız sınırını 50 km olarak belirlendiğini öğrendiklerinde hemen Karayolları Yönetmeliğini araştırdım.

Karayolları Trafik Yönetmeliğine göre, araçların asgari ve azami hız sınırları bulunur123. Hız sınırları, aracın cins ve kullanım amacına göre belirlenir. Hız sınırları şöyledir123:

Yerleşim yerlerinde: 50 km/saat

Şehirlerarası çift yönlü karayollarında: 90 km/saat

Bölünmüş yollarda: 110 km/saat

Otoyollarda: 120 km/saat olarak belirtiliyor.

Şimdi şehirlerarası bir yol olan bu noktada kim neye göre 90 km hız sınırını 50 km düşürdü.

Dedikleri gibi trafikte hele ki, Kuruçeşme geçişinde böylesi bir hıza düşseniz açık söyleyeyim sizi arkadan gelen kamyon, tır veya otobüs biçer sizi.

Yönetmeliği okuduktan sonra dava açsam kesinlikle kazanacağımdan eminim. Ancak zaman fukarası olduğumdan 1506 TL’lik cezayı erken ödeme yapılması için hemen arkadaşıma bedeli gönderdim. Yani haksız olduğunu düşündüğüm cezayı ödedim.

O bölgede yaşayan özellikle esnaflar ise hukuk nezninde dava açacaklarını ve haklarını arayacaklarını belirttiler.

Sonuna kadar bu vatandaşlarımızın arkasındayım.

Trafiği böylesi bir ceza furyası ile yönetmeliklerin üstünde hareket edenlere mahkemenin yönetmeliği öğretmesini de bekliyorum.

Yine söylüyorum. Trafiği tehlikeye atanlara en ağır ceza verilsin.

Osmangazi köprüsü geçişinin 3 katından fazla bir ücreti Kuruçeşme geçişinde ödemekte insanın içini acıtıyor.

Kentimizin siyasilerini de bu konuda seçimler gelmeden vatandaşın çaresi olmasını da diliyorum.