Şehit Polis Fethi Sekin'i, Şehit Savcı Hakan Kılıç'ı, Şehit Öğretmenler Necmettin Yılmaz ve Aybüke Yalçın'ı, eli kanlı terör örgütünün menfur saldırılarında hayatını kaybeden sivil vatandaşlarımızı konuşalım. Zira hatırlamanıza ihtiyacımız var! Ya da hadi, gelin 2013'te yaşanan sözde "Çözüm Süreci"ni konuşalım. Akil İnsanları, kazılan hendekleri, sokaklara kurulan barikatları ve o süreçte yitirdiğimiz 800'ün üzerindeki şehidimizi...

Terörle el sıkışılmayacağını, masaya oturulamayacağını, nasıl acı bir şekilde tecrübe ettiğimizi hatırlayalım.

Ya da, eli kanlı bebek katilinin Meclis'e davet edilmesinin hemen ardından, "Tek anladığımız dil bu" dercesine yaşattığı TUSAŞ saldırısını, TUSAŞ şehitlerimizi konuşalım. Bu kadar kısa sürede unutmuş olamazsınız.

Terörle mücadelede verdiğimiz 7.100 asker, 900 polis, 1.500 korucu, 200 öğretmen, savcı, sağlıkçı şehidimizi; 40'a yakın kundakta katledilen bebekleri, 5.000 sivil şehidimizi anlatmak için, hatırlatmak için toplandık.

Şehit aileleri ve gaziler bu zamana kadar siyasetin bir parçası olmadı, bundan sonra da bir parçası olmayacaktır. Şehit ailelerinin ve gazilerin en büyük arzusu terörün bitmesidir. Aynı acıyı hiçbir ailenin yaşamamasıdır. Ancak bunu yapmanın yolu, bebek katiline özgürlük vererek olmamalıdır.

Gaziler Meclis bir teröriste çiğnetilmemelidir. Bu aziz vatan, atalarımızın mirası olduğu kadar, şehit evlatlarımızın da emanetidir. Unutulmamalıdır.

Türk'ün töresinde vatana ihanetin affı yoktur.

İslam'ın şiarında da zalime merhamet, mazluma ihanet etmektir.

Sayın Cumhurbaşkanımız, Samsun'da yaptığı konuşmada, "Şehitlerimizi, gazilerimizi rahatsız edecek hiçbir adım atmadık. Evet, yaptıysak, şehitlerimiz ve gazilerimizin bize gösterdiği istikametten asla ayrılmadık. Sözlerimiz bundan sonraki süreçte bizim için senettir." demiştir.

Kocaeli'de Korkutan Deprem, Vatandaşlar Sokaklara Döküldü Kocaeli'de Korkutan Deprem, Vatandaşlar Sokaklara Döküldü

Ya silahlarını gömecekler, ya da silahlarıyla gömülecekler. Üçüncü bir yol yoktur.

Kaynak: Haber Merkezi