Kurak bir yaz mevsiminin ardından Kocaeli’nin ve Sakarya’nın su kaynağı olan Sapanca Gölünde de şu sıralar durumlar pek iç açıcı değil. Öyle ki, yaklaşık 2 metre çekilmiş durumda. Sapanca gölü şuanda SOS veriyor. Ekolojik dengenin bozulması ile birlikte yaz ayları aşırı kurak geçti ve bu nedenle de kentimizin su kaynaklarındaki seviye de her geçen gün düşmekte ve eğer yağış olmaz ise ciddi manada kış ayında ilk defa susuzluk çekeceğiz. İSU Genel Müdürlüğü yetkilileri suyu tasarruflu kullanılması yönündeki telkinlerine karşın Yuvacık Barajı, Kandıra Namazgah Barajı ve Sapanca gölünde her geçen gün hızla su rezervi düşmekte.
DURUM VAHİM
İSU Genel Müdürlüğünün sitesinde bugün itibariyle Yuvacık Barajı % 23 seviyesine düşerek yaklaşık 12 milyon 26 bin metreküp seviyesine kadar düştü. Diğer taraftan Namazgah Barajı % 53 seviyesine düşerek 12 milyon 18 bin metreküp seviyesine kadar düştü. İhsaniye Barajında su tutumu yapılsa da şehir şebekesi ve arıtma sistemi ile ilgili çalışmalar sürdüğünden dolayı bu nedenle şehre su verilemiyor. Yetkililer biran evvel isale hattının yapılarak İhsaniye Barajının da şehre su vermesi isteniyor.
SOS VERİYOR
Sapanca gölünde ise durum SASKİ’nin sitesinde yayınlandı. Sapanca gölünde 52 metre derinlik bugün itibari ile 30 metre 30 cm seviyesine kadar düştü. Yuvacık barajına takviye amaçlı Sapanca gölünden İSU Genel Müdürlüğü 2 pompa ile yaklaşık 2 aydır su alımı başladığı alımını 4 pompaya çıkararak Yuvacık barajını beslemeye devam ediyor. Anlayacağınız Sapanca gölü de SOS vermeye başladı.
SAZLIKLAR KESİLMELİ
SASKİ’nin verilerine göre su rezervinin 29 metre ve altına düşmesi durumunda ekolojik dengenin de bozulacağı belirtiliyor. Diğer taraftan Sapanca gölüne en büyük cephesi bulunan Eşme mahallesinde de suların yaklaşık 2 metre çekilmesi ile birlikte sazlıklarda kurumaya başladı. Yetkililere seslenen Eşme halkı ise sazlıkların temizlenmesi gerektiği aksi takdirde yağışlar ile birlikte çürüyen sazlıkların su kalitesini de düşürmesinden korkuluyor. Bu nedenle sazlıkların temizlenmesi ile ekolojik dengenin de bozulmasının önüne geçileceği belirtiliyor.
