Beşiktaş Futbol Takımları Genel Koordinatörlüğü görevinden alınan Samet Aybaba, Conrad İstanbul Bosphorus'ta düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Hasan Arat'ın 3 Aralık 2023'te Beşiktaş başkanlığına seçilmesinin ardından futbol takımları genel koordinatörlüğü görevine getirilen Samet Aybaba, olumsuz raporlarına rağmen birçok futbolcunun transfer edildiğini ifade etti.
Göreve geldikten sonra geçen sezonun devre arası transferi için çalışmalara başladıklarını aktaran Aybaba, "Devre arasında birkaç transfer oldu. 'Acil bir sağ bek alalım.' dedim. Youcef Atal'a gittik ama sonra vazgeçtik. Svensson'un bonservisi elindeydi ve onu aldık. Hangi oyuncuyu almak istesek Finansal Fair Play (FFP) kuralları nedeniyle 'Satmadan alamayız.' dediler. Devre arasında Carvalho ve Renato Sanches'i almamız için baskı yaptılar. Al Musrati'yi almaya karar verdik. Muçi'yle ilgili de rapor yazdık. Büyük maliyetlerle alınmasının uygun olmadığını söyledik. Al Musrati için de aynı uyarıları yaptık. Bu oyunculara toplam 24 milyon avro ödendi. Biz şok olduk. FFP konuşulurken birden böyle bir paranın ortaya çıkması bizleri şok etti. Fernando Santos bana, 'Musrati'yi istedim ama nasıl bu kadar parayı verdiniz?' dedi." ifadelerini kullandı.
Devre arasında transfer edilen oyunculardan Joe Worrall'ın menajerler tarafından önerildiğini anlatan Samet Aybaba, "Bu oyuncunun Beşiktaş'ta oynayamayacağına karar verdik. Bir müddet geçti, yönetim ve hocadan baskı gelmeye başlayınca yine izledik. 'Beşiktaş'a katkısı olamaz.' diye rapor verdik. Daha sonra yardımcım beni aradı. Ona bu oyuncuyu teklif eden menajer gece arayıp 'Siz nasıl insanlarsanız. Bu oyuncuya teklif veriyorsunuz, size yakıştı mı demiş?' Hemen kulübü aradım, 'Sizin haberiniz var.' demişler. Worrall transferinde benim elektronik imzam kullanılarak teklif yapıldı. Başkanı aradım ve haberimin olmadığını söyledim. Sonra oyuncudan vazgeçildiği söylendi. Başkan geldi ve 'Kiralık alalım.' dedi. Biz de kabul ettik ve 500 bin avro karşılığında transfer ettik." diye konuştu.
"Süreci Hasan Arat, Kaan Şakul, Friedel ve Van Bronckhorst yürüttü"
Bu sezon Rafa Silva, Gabriel Paulista ve Ciro Immobile dışındaki diğer oyuncuların transferlerine karşı çıktığını anlatan Aybaba, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yeni sezona girerken listelerimizi hazırladık. Yönetime sunduk. Transfer komitesi oluşturulmaya çalışıldı. Kaan Şakul, '37 milyon avroluk satış bekliyorum, yoksa oyuncu alamayız.' dedi. Futbolda böyle bir şey olmadığını söyledim. Rafa Silva ve Paulista bizim listemizdeydi. Immobile'yi de katkısı olacağını düşünerek olumlu rapor verdik. Transferlerin hepsine karşı çıktım. Ndour için 'Beşiktaş genç ve kiralık oyuncu almaz.' dedik. Demir Ege'yi verdik ve Ndour'u aldık. Joao Mario, kenar oyuncusu değil. Ağır, merkez orta saha gibi gözüküyor. Takımın ihtiyacı yok, kanatta ihtiyaç olduğunu söyledik. Bir menajer Uduokhai'yi teklif etti, listemize yazmadık. Uduokhai, daha büyük maliyete kulübe alındı. Omar Colley'in maliyeti çok düşüktü. Gitti ve üstüne para da verdik. Hiçbir oyuncu Beşiktaş'tan para almadan gitmedi. Can Keleş ile ilgili de rapor verdik. Kaan Şakul pazarlığı yanımda yaptı. Daha net 2 kenara ihtiyacımız vardı. Maalesef o da alındı. Emirhan ile ilgili de fikirleri ilettik. Bu transferlerin tamamına olumsuz rapor verdik. Bu transferlerle bizden tamamen koptular ve iletişimi kesitler. Tüm süreci Hasan Arat, Kaan Şakul, Brad Friedel ve Giovanni van Bronckhorst birlikte yürüttü."
"Başkan, 'Sana da komisyon verelim.' dedi"
Samet Aybaba, eski başkan Hasan Arat'ın Semih Kılıçsoy ile Mustafa Hekimoğlu'nun satışından kendisine komisyon teklif ettiğini ileri sürdü.
Futboldan kendisinin sorumlu olduğunu, Brad Friedel'ın sadece oyuncu satışı yapmak üzere yönetim kurulu danışmanı olarak göreve getirildiğini savunan Aybaba, "Sonrasında yaşananları biliyorsunuz. Hocanın ekibine yardımcı antrenörler getirdi, Ümraniye'ye geldi, onlara çok yüksek maaşlar ödendi. Hocanın yardımcılarına da bonservis öder gibi paralar verildi. Orasının imparatoruymuş gibi davranmaya başladı. Başkan ile 2 kere yüz yüze konuştum. Sonra da mektup yazdım. 'Friedel'a yüksek maaş veriyorsunuz ama nasıl bir komisyon veriyorsunuz, Beşiktaş böyle yapar mı?' dedim. Başkan, 'Mustafa ve Semih'in satışından sana da verelim.' dedi. 'Bunu bana teklif etmemiş olun.' dedim. Şahitlerim var. Bu konu da böyle kapandı ve gitti." şeklinde görüş belirtti.