Pandemi Döneminde İntihar Riskini Artıran Faktörler!

Uzman Klinik Psikolog İlayda YAPICI'nın Köşe Yazısı

Abone Ol

Dünya COVID-19 ile mücadele etmeye başladığından bu yana gündemimize birçok konu girdi. Sosyal mesafe, kısıtlamalar, virüsün uzun sürede oluşturabileceği fiziksel hasar gündemlerin sadece bir kısmıydı. Gündemlerin yanı sıra yaşamakta olduğumuz pandemi dönemi ruh sağlımızı nasıl etkiliyor olabilir?

Covid-19 ile beraber artan iş kayıpları, finansal problemler, izolasyon, kaygı ve pandemi ile ilgili diğer stres etkenleri madde bağımlılığına yol açabilir, mevcut psikolojik problemleri şiddetlendirebilir veya yenilerini yaratabilir. Bu stres etkenleri, hayattaki değişiklikler (finansal, sağlık vb.) intihar riskini artırabilir.

Uzmanlar ABD’de son 20 yıldan az bir sürede 16-64 yaş arası insanlarda intihar oranının %35 arttığını ve pandemi ile birlikte bu oranın yükselebileceğini öngörüyorlar. Türkiye’de ise 2000’lerin başlarında her yıl 2000’li rakamlarla ifade edilen intihar vakaları sayısı, 2012’den sonra 3000’lere çıkmış durumda. Geçen sene ise 3.161 kişi intihardan hayatını kaybetti. Pandemiden sonra intihar rakamları için elimizde kesin bir veri olmasa bile Türkiye Psikiyatri Derneği başkanı Dr. Ömer Böke sahadaki gözlemlere dayanarak pandemi döneminde sağlık çalışanlarının intihar oranının arttığını ifade etti.

Covid-19 ile ilişkili intihar vakalarını kullanarak (ABD, İtalya, Britanya, Almanya, Suudi Arabistan, Bangladeş, ve Hindistan’daki vakalar kullanıldı), araştırmacılar 4 tane intihara sebep veren büyük risk faktörünün altını çizdiler:

Sosyal mesafe ve izolasyon. Küresel olarak Covid-19 korkusu ciddi bir duygusal sıkıntıya neden oluyor. Sosyal mesafenin yarattığı izolasyon birçok insan için üzücü oluyor ve depresyon ve intihar gibi pek çok ruh sağlığı problemlerini şiddetlendirebiliyor. Araştırmacılar, COVID-19 izolasyonunun intihar yoluyla ölüme neden olabileceğini Hindistan, ABD, Suudi Arabistan ve İngiltere'deki vakalar ile detaylandırıyor. Suudi Arabistan'da bir üniversitede okuyan, koronavirüs enfeksiyonu şüphesi nedeniyle hastanede karantinada izole edilen Çinli bir öğrencinin intihar ederek öldüğü vurgulandı.

Covid-19 karantinasından kaynaklanan ekonomik durgunluk. Covid-19 nedeniyle yaşanan küresel ekonomik kriz, işsizlik ve ekonomik sıkıntıyla ilişkili olarak intihar riski olasılığını şiddetlendirdi. Araştırmacılar belirsizliğin (daha çok bilgi için pandemi döneminde belirsizliklerle başa çıkmak adlı yazımı okuyabilirsiniz), umutsuzluk duygularının ve değersizlik hissinin intihar oranlarını artırabileceğini savunuyorlar. Örneğin Almanya'da, Mart 2020'nin sonlarında Frankfurt yakınlarında bir maliye bakanı intihar ederek öldü. Koronavirüs salgınının ekonomik etkileri konusunda çaresiz kaldığı bildirildi.

Sağlık çalışanlarının yaşadığı stres ve travma. Daha önce de belirtmiş olduğum gibi Türkiye’deki sağlık çalışanlarının intihar vaka sayısı pandemiyle birlikte artmış durumda. Bahsetmiş olduğum çalışma bu sorunun küresel bir sorun olduğunu belirtiyor. Sağlık çalışanlarının koronavirüs salgını sırasında ruh sağlığı açısından yüksek risk altında olduğuna dair kanıtlar var. Stres yaratan faktörler arasında hastalık korkusu, çaresizlik duygusu, aşırı derecede stres ve hastaların tek başına öldüğüne şahit olmaya bağlı travma yer alıyor. Bunların hepsi sağlık çalışanlarının intihar riskini artırabilir. Örneğin İngiltere'de bir yoğun bakım hemşiresi Londra'daki bir hastanede intihar ederek öldü. Ölümü, sekizi ölmüş olan COVID-19 hastalarına bakarken meydana geldi.

Damgalama ve ayrımcılık. Yazarlar, COVID-19 damgası nedeniyle kötü muamelenin dünya çapında ortaya çıkan intihar vakalarını açıklayabileceğini savunuyor. Örneğin Hindistan'da bir adam, komşularının COVID-19 olabileceği şüphesiyle bağlantılı olarak "sosyal boykot ve dini ayrımcılıkla karşılaştıktan" sonra intihar ederek öldü. Bangladeş'te bir başka adam, koronavirüs teşhisi nedeniyle komşuları tarafından izole edildikten sonra intihar ederek öldü.

Yazarlar, COVID-19 ile ilişkili intihar risklerini ele almak için öneriler sunmaktadırlar:

COVID-19 haberlerine maruz kalmayı sınırlamak ve yalnızca güvenilir haber kaynaklarına güvenmek.

Sosyal mesafeye bağlı kalarak sosyal olarak bağlantı kurmanın ve izolasyonu sınırlamanın yollarını bulmak.

Mindfulness (bilinçli farkındalık) ve diğer zihinsel sağlığı geliştirici egzersizler yapmak.

Sevdiklerinizle ilgilenmek, onlara göz kulak olmak ve mücadele edenlerin desteklendiğini ve sevildiğini hissetmesini sağlamak.

Özellikle sağlık çalışanları için öneriler şunları içerir:

Tele-danışmanlığın kullanılabilirliğini ve erişilebilirliğini genişletmek.

COVID-19 ile savaşan tıp uzmanları için artan ruh sağlığı desteği.

Eğer bir desteğe ihtiyacınız veya intihar düşünceniz varsa bir uzmandan, ruh sağlığı çalışanından destek almanızı öneririm.

Kaynak: Psychology Today, BBC