Kocaeli Haber - Kocaeli’nin bir süredir gündeminde olan ve Kandıra’ya yapılacak olan tesis ile bitirilmesi planlanan çöp sorununda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ÇED sürecini resmen başlattı. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın aynı bölgede kararlı olmasının yanı sıra Akçakese Mahallesi olarak belirlenen proje alanında çöplerin depolama yapılmadan kurutularak bertaraf edilmesi planlanıyor.
BÖLGE HALKI HAYIR DEDİ
Söz konusu tesisi bölgelerinde istemeyen vatandaşlar bugün Sarıhocalar – Pirceler Sapağı önünde açıklama yaptı. ‘Kandıra'da çöp tesisine hayır’ denilen açıklamaya CHP Kocaeli Milletvekili Mühip Kanko, Kocaeli Kandıra Kültür Çevre Derneği Adem Arı, Akçakese Muhtarı Osman Akdeniz, Pirceler Köyü Muhtarı Erol Sert, Kısalar Köyü Muhtarı Engin Yılman, Sarışeyh Köyü Muhtarı Tuncay İnce ve çok sayıda bölge halkı katılım gösterdi.
"ŞİMDİ YANIMIZDA OLMAYAN SİYASETÇİ KÖYÜMÜZE UĞRAMASIN"
Açıklama yapılan alanda 'Çapulcu değiliz vatandaşız', 'Şimdi yanımızda olmayan siyasetçi köyümüze uğramasın', 'Çöp depolama alanı ÇED raporuna hayır', 'Kandıra'da çöp tesisi istemiyoruz', 'Kartepe'ye Karfest Kandıra'ya Çöp Fest', 'Tarıma çöp dökmeyin', 'Kandıralı bu kez durmayacak', 'Geleceğine çöp dökme' şeklindeki pankartlar ise ayrıca dikkat çeken ayrıntı oldu.
"BELEDİYE BAŞKANI TARAFINDAN GÜNDEMDEN DÜŞÜRÜLDÜ"
Seslerini duyurmak isteyen bölge halkı adına açıklama yapan Kocaeli Kandıra Kültür Çevre Derneği Başkanı Adem Arı şu ifadelere yer verdi: "İZAYDAŞ'ın 1997 yılında faaliyete geçmesinin üzerinden 19 yıl geçti ki 2016 yılından itibaren yeni arayışlara girildi. Bu arayış 2020 yılında Kandıra'ya yöneldi. 2016'dan itibaren Gebze- Dilovası, İlimtepe, Umuttepe tesis için belirlenen yerlerdi. Dilovası ÇED'i de alınarak faaliyete geçmesine rağmen bölge halkının ve belediye başkanının eylemleri sonucunda faaliyet dışı bırakıldı. İlimtepe projesi Belediye başkanı tarafından gündemden düşürüldü. Umuttepe arkasındaki projenin de ÇED'i onaylanmasına rağmen rektörün bir sözüyle iptal edildi. Kanunla kurulmuş bir kamu hizmeti gören Akademik Odalar Birliği'nce yer arayışları başladı. Belirlenen 16 yer arasında Kandıra yok iken her nasılsa Kandıra 2020 yılı bașında gündeme düşüverdi.
"BAŞKAN SEÇİMLE 4 YILLIK SİYASİ HAYATINI GARANTİYE ALDIKTAN SONRA HAREKETE GEÇTİ"
Ocak 2020'de bu meydanda basın açıklaması yapmak üzere toplandık. Katılan iki bin kiși ile tepki sürecini başlattık. Projeyi iptal ettiremedik ancak dört yıl askıya alınmasını sağladık. O günlerde "Büyükşehir Kandıra'ya çöp tesisi yapmaktan vazgeçmedi yerel seçime kadar projeyi rafa kaldırdı" istihbaratını almıştık. Bu arada Büyükşehir Belediye Bașkanı AR-GE çalışmasını gündeme getirdi. Muhtarlarla yapılan toplantılarda AR-GE çalışması gerçekleşirse Kandıra'ya tesis yapmayacağız. Bunun gerçekleşme oranı yüzde 90 dendi. 2024'te başkan seçimle dört yıllık siyasi hayatını garantiye aldıktan sonra harekete geçti. Hem siyasetini hem de inadını korudu.
"KANDIRA BELEDİYESİ BU YAN DURUŞUN HER TÜRLÜ BEDELİNİ ÖDEYECEK"
Proje dört yıl uyutulduktan sonra 25 Temmuz Perşembe günü ÇED başvurusunun yapılmasıyla raftan indirildi. Süreç resmen başlatıldı. 25 Temmuz'da daha canlı, daha dik, daha iradeli ve daha güçlü biçimde birbirimizden destek ve güç alarak ayağa kalktık. Bu kalkış bir başka idi. Hem de bu halkı tanımayanların anlayamayacağı biçimde 25 temmuz akşamı çevre muhtarları ve konuya duyarlı arkadaşlarımız ile bir araya geldik. İki gün sonra yol haritamızı belirlemek üzere istişari toplantı yaptık. Zor ve mücadeleli bir yolun başında olduğumuzun farkında idik. Karşımızda Büyükşehir Belediyesi zaten vardı. Siyaset, hükümet yerel Belediyemiz de aleyhimizdeydi. Kandıra Belediyesi bu yan duruşun her türlü bedelini ödeyecektir. Siyasetten hiçbir destek alamadık.
"ANKARA'DA AŞAĞILANDIK, ANKARA'DA AZARLANDIK"
Ankara'ya gittik. Sizin Kandıranızın vekili yok mu dediler. Yok dedik. "Biz sizin vekiliniziz" diyerek Kandıra'nın tarlalarında başlarında yemeni ayağında şalvar karpuz yiyenler; Ankara'da meclise kendilerini ziyarete gittiğimizde fotoğraf çektirirken "Trabzonlular bana kızmasın" yollu latife yapmaktan bile geri durmadılar. Ankara'da aşağılandık, Ankara'da azarlandık. Kandıra'da hor görüldük. Biz bu memleketin yerlisiyiz dedikçe bize Kızılderili muamelesi yapıldı. Bu memleketi nasıl kazandığımızı çok iyi bilirim. Kandıra KAN'dan gelir. KAN-DERE. Kanla kazandığımız bu toprakları "kan-ter içinde kalarak korumasını da biliriz." Bugün burada toplandık demokratik isteklerimizi bu şekilde dile getiriyoruz. İlerleyen süreçte ne yaparız bilemiyorum ama köylerden, tarlalardan, derelerden tepelerden İzmit'e akacak traktörler için şimdiden barikatlarınızı hazırlayın. Modern Avrupa'da çiftçiler Paris'te șanzelizede traktörler ile yürüyorsa bize de Fethiye caddesinde, Cumhuriyet caddesinde izin verirsiniz herhalde. Biz toprağımızı korur devletimize sahip çıkarız. Türkülerimizde bile devlet vardır. Ağlar anam ağlar babam gelmez ölürüm. Devletin yoluna kurban olurum. ÇED raporları bile olumlu çıkan yerlerin kabullenmediği çöpleri bize yedirmeye kalktılar. Ama biz ayağa kalktık.
"AKLIMIZLA DALGA GEÇENLER BİLE VAR"
Karadeniz sahillerinde esen meltem Çal tepesinde rüzgar Körfez'de tsumami olacak. ÇED 100 günlük bugün 11. günündeyiz. Önümüzde 89 gün var. O akşam ÇED sürecinin toplumsal, bilimsel ve hukuksal yönlerinin varlığını tespit ettik. Yol haritamızı bu üç konuyu yönetecek biçimde belirledik. Bu sürecin örgütlü biçimde yönetmek üzere bir dernek kurulmasına karar verdik. Kısa adı KANÇED olan Kocaeli-Kandıra Kültür Çevre Derneğini kurduk. Mustafa Kemal Atatürk'ün mücadele metodunu örnek alarak o anda ne yapılması gerekiyorsa onları gerçekleştirmek için harekete geçtik. Sosyal boyutumuz halkımız üzerinde oynanan yalan haberlerle mücadele idi. Önceliğimiz halkımız olmalıydı. Mücadelemiz yeni başlıyor. Öncelikle "bu iş bitmiş" "bakan imzalamış" "devlete karşı gelinir mi?", "demirini çimentosunu hazırlamışlar," biçiminde yalan haberlerle mücadele ediyoruz. Daha karar çıkmadı karar çıktığında arkanızdayım ifadeleriyle aklımızla dalga geçenler bile var.
"SEÇİLMİŞ OLANLARI 4 YILLARINI DOLDURMADAN İSTİFAYA ZORLAYACAĞIZ"
Önceki projeler neden iptal edildi nasıl Kandıra'ya gelindi. Kandıra adına kimler çöpü bize bulaştırdı kim yanımızda kim değil? Kandıralılar adına haklı mücadelemizde halkıyla beraber olmayan siyasileri cezalandıracağız. Seçilmiş olanları dört yıllarını doldurmadan istifaya zorlayacağız. Biz neye karşıyız? Öncelikle ÇED'Ieri onaylanıp faaliyete geçen tesisler neden kapatıldı? Bir kişinin olmaz demesiyle neden projeler iptal edildi? ilgili makamlara, belediyeye, meclise siyasete aktarmamıza rağmen bu proje bize niye dayatılıyor. Belirlenen 16 noktadan biz nasıl birinci çıktık. Akademik odalar birliğinin gösterdiği yerler arasında olmayan Kandıra nasıl devreye girdi? 2020 yılında başlayan ve rafa kaldırılan proje dört yıl aradan sonra nasıl devreye girdi? Dört yıl beklenmesinin seçimle ilgisi var mıdır?
"SU KAYNAKLARINI NASIL YOK SAYARSINIZ?"
Projeye önce olumsuz sonra olumlu görüş bildiren kurumlar var mıdır? Siyasi baskılarla değiștirilen raporlar varlığı inkar edilen su kaynaklarını nasıl yok sayarsınız? 2020 yılından beri Akçakese'ye yapılmaması konusundaki itiraz sebeplerimiz neden hiç dikkate alınmadı? Akçakese'de belirlenen yer öncelikle florasının zenginliği, endemik bitki ve hayvanlarının varlığı ile korunması gereken bir alandır. Öte yandan Cezaevi, Kandıra GiOSB'ye yakınlığı, İSKİ su havzasını da etkileyecek yerdedir. Alan altı yer altı su kaynaklarının bulunduğu bir bölgedir. Bu su kaynaklarının aktığı vadide Sarısu nehri bulunmaktadır ki Sarısu Kocaeli'nde doğup denize dökülen tek suyumuzdur. Sarısu vadisi korunması gereken birinci derece tarım alanları ile kaplıdır.
"BİZİ İZLEMEYE DEVAM EDİN"
Bu arazi Kandıra'nın coğrafi işaret alınmış karpuz ve biberinin yetişme alanıdır. Kandıra sebzesinin yüzde 75'i bu arazide üretilmektedir. Burayı istemiyorsanız nereye yapalım diye sorulacak soruların muhatabı biz değiliz. Ayrıca her ilçe kendi tesisini yaparak minimize de edebilir. Herkesi 12'sindeki halk toplantısına önerileriniz ile birlikte bekliyoruz. Devletimize güveniyor devletimizi ve onu temsil eden kurumları yanımızda görmek istiyoruz. Bizi izlemeye devam edin."