Kocaeli Haber - Tıp Fakültesi öğrencisi Ayber Erkut (21) ve Makine Mühendisliği bölümünden yeni mezun olan Muhammed Ali Kraan'ın (24) hayatını kaybettiği kaza İzmit, Ömer Türkçakal Bulvarı’nda meydana geldi. İddiaya göre, G.K. idaresindeki 41 GK 691 plakalı cip, S.A. idaresindeki 41 ACR 774 plakalı otomobille çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle savrulan cip, kaldırımda yürüyen Muhammed Ali Kraan ile Ayber Erkut’a (21) çarparak takla attı. Kaza ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, polis ve itfaiye ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrolde 2 gencin hayatını kaybettiğini belirledi. Polis ekipleri olay yerinde geniş güvenlik önlemleri aldı. Sürücü gözaltına alınırken, kazayla ilgili inceleme başlatıldı. G.K., S.A. ve İ.O.’nun yaklaşık iki ay sonra serbest bırakıldığını öğrenen aileler duruma tepki gösterirken sadece bir şüpheli dışında diğer iki şüpheliye yurt dışına çıkış yasağı verildiği öğrenildi. 

"ADALETİN YERİNİ BULMASINI İSTİYORUZ"

Kaza hakkında gazetemize konuşan Ayber Erkut'un anne ve babası Şennur-Bülent Erkut söz konusu kaza hakkında şunları söyledi:

"O kadar sevgi dolu bir aileydik ki bir anda her şey değişti. Oğlumuz tıp fakültesi öğrencisiydi. Tek çocuğumuzdu. Evladımız geri gelmeyecek biliyoruz ancak adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Mahkemeyi yürüten savcı tutuklu yargılanma talep etti ama ne yazık ki tutuksuz olarak yargılanacaklar. Özellikle kaza tutanaklarında cezaların yanlış düzenlendiğini düşünüyoruz. Ceza oranları çok düşük. Tekrar mütalaa hazırlanmasını bekliyoruz. Bizi en çok üzen şey tutuksuz yargılanmaları oldu. Kendimizi toplayamıyoruz. Evladımız gelmeyecek biliyoruz ama adaletin yerini bulmasını ve suçluların gerekli cezaları almasını istiyoruz."

"HAYATIMIZIN EN KARANLIK GÜNÜ"

Meydana gelen kazanın ardından gazetemize açıklamalarda bulunan Muhammed Ali Kraan'ın annesi Tezcan Tezgel şu ifadelere yer verdi:

"Hayatımızın en karanlık gününü, 20 Haziran 2024'ü asla unutamayacağız. O gün, canımızdan bir parça olan sevgili oğlumuz Muhammet Ali ve arkadaşı Ayber Erkut, masumca kaldırımda yürürken, acımasız bir kazanın kurbanı oldular. Üç aracın bir araya geldiği bu korkunç trafik kazasında, iki pırıl pırıl genç, hayallerinin tam ortasında, bir daha geri gelmemek üzere bizden koparıldılar.

"TÜM ŞÜPHELİLER SERBEST"

Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında, kazaya karışan üç sürücü tutuklanmıştır. Ancak, yapılan incelemeler sonucunda hazırlanan kusur raporunda sürücülerden birinin kusursuz olduğu, birinin asli kusurlu, diğerinin ise tali kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Bu bilirkişi raporunu dikkate alan hakimlik, savcının tutukluluk halinin devamı yönündeki talebine rağmen, tüm şüphelileri serbest bırakmış ve içlerinden biri için adli kontrol tedbiri bile uygulamamıştır. Bu karar, bizleri derin bir üzüntüye sevk etmiştir.

"EVLATLARIMIZIN FAİLLERİNİN SERBEST BIRAKILMASI İÇİMİZİ KANATTI"

Olayın ardından, adaletin yerini bulacağına olan inancımızla, yüreğimizdeki tarifsiz acıyı biraz olsun dindirebileceğimizi düşündük. Ancak, yaşadığımız bu tarifsiz acının üzerine bir de adaletin gözlerimizin önünde nasıl eridiğine şahit olduk ve bu kararın vicdanlarımızı yaraladığını belirtmek zorundayız. Savcının tutukluluğun devamı yönündeki açık talebine rağmen, mahkeme tarafından hazırlanan kusur raporu doğrultusunda, katledilen evlatlarımızın faillerinin serbest bırakılması, içimizi kanattı.

"NASIL OLUR DA FAİLLER ELLERİNİ KOLLARINI SALLAYARAK GEZEBİLİR?"

Bu karar, sadece evlatlarımızı değil, bizleri de öldürdü. Vicdanlarımızı yaraladı, adalete olan inancımızı sarstı. Oğlumuzun toprağa verilişinin daha ıslak olduğu şu günlerde, bu insanlar nasıl olur da dışarıda dolaşabilir? Hangi vicdan, hangi adalet anlayışı bunu kabul edebilir? Nasıl olur da, bu kadar büyük bir acının failleri ellerini kollarını sallayarak gezebilir?

"TÜRK ADALETİNİN BU HATALI KARARI GERİ ALACAĞINA İNANIYORUZ"

Bu karar, adaletin ruhunu incitmiş, bizleri de evlatlarımızın mezarında tekrar öldürmüştür. Bu ülkenin hukuk sistemi, masum evlatlarımızın bu şekilde katledilmesine göz yummamalıdır. Biz, adaletin tecelli etmesi için, şüphelilerin derhal tutuklanmasını, bu hatalı kararın bir an önce düzeltilmesini talep ediyoruz. Evlatlarımızın ruhlarının huzura ermesi, bizlerin de bu tarifsiz acıyı bir nebze olsun dindirebilmemiz için, Türk adaletinin bu hatalı kararı geri alacağına inanıyoruz. Adaletin yerini bulması için sesimizi duyuruyor ve bu hukuk dışı durumun düzeltilmesini talep ediyoruz."

Kaynak: Haber Merkezi